Genel Bilgiler

Ailevi Akdeniz Ateşi

Ailesel Akdeniz Ateşi (FMF) karın ve/veya göğüs ağrısı ve/veya eklem ağrısı ve şişliğinin eşlik ettiği tekrarlayan ateş nöbetleri ile karakterize bir genetik hastalıktır. Hastalık genellikle Akdeniz ve Ortadoğu kökenlileri, yani Yahudiler (özellikle Sefarad Yahudileri), Türkler, Araplar ve Ermenileri etkiler. Yüksek risk popülasyonlarında hastalık şıklığı yaklaşık 1000’de 1-3’dür. Dünyanın diğer kısımlarında ise çok seyrektir. FMF atakları hastaların yaklaşık %90’ında 20 yasından önce başlar. Yarıdan fazlasında hayatın ilk 10 yılında ortaya çıkar. Nedeni nedir? FMF otozomal resesif (cinsiyete bağlı olmayan) genetik bir hastalıktır. [...]

Devamını oku...

Grip Aşısı Yaptıralım mı?

GRİP AŞISI YAPTIRALIM MI? Çocuklarda en sık görülen hastalıkların başında yer alan grip hiçbir sağlık sorunu olmayan kişilerin bile günlerce hatta bazen haftalarca iş ve okuldan geri kalmasına neden olmaktadır. Hatta kreş ve anaokuluna giden çocuklar, virüslerin yol açtığı enfeksiyonlar nedeniyle sık sık hastalanmakta ve gereksiz yere virüslere karşı etkin olmadığı halde antibiyotik kullanmaktadırlar. Bu enfeksiyonlardan biri olan Grip kendini ateş, baş ağrısı, yorgunluk, öksürük, boğaz ağrısı ve kas ağrısı gibi belirtilerle göstermektedir. Grip enfeksiyonu özellikle kişinin altta yatan kronik [...]

Devamını oku...

İdrar Yolu Enfeksiyonu

İdrar yolu enfeksiyonu (İYE) çocukluk çağında solunum yollları enfeksiyonundan sonra en sık görülen enfeksiyon hastalığıdır.   Sıklığı ve önemi Çocukluk çağında görülme sıklığı %2-8 oranındadır. İlk yıl içerisinde %12-30, 5 yıl içersinde %50 oranında tekrarlar. Küçük çocuklarda böbreklerin iltihabı (pyelonefrit) daha sıktır ve böbreklerde hasarlanmaya (skara) neden olabileceğinden çok önemlidir.   İYE oluşum mekanizması İYE oluşmasında ilk adım, neden olan mikroorganizmaların kızlarda vajen bölgesine (periüretral alana) erkek çocuklarında ise sünnet derisine, dış idrar kanal ağzına yapışması ve burada çoğalmasıdır (kümeleşme, kolonizasyon). Sonra mikroorganizma bu dış [...]

Devamını oku...

Gece İdrar Kaçırma

Çocuklarda idrar ve kaka denetimi gelişimsel olarak: önce gece kaka denetimi, sonra gündüz kaka denetimi, sonra gündüz idrar denetimi ve son olarak da gece idrar denetimi şeklinde gelişir. Üç yaşından sonra gündüz idrar kaçırma, beş yaşından sonra gece idrar kaçırma normal değildir. Yarattığı sosyal ve psikolojik sorunlardan dolayı çok önemlidir ve tedavi edilmesi gereklidir. Beş yaşındaki çocuklarda %20, erişkinlerde binde 5 oranında gece alt ıslatma görülür. Gece işemesi olan çocukların %80’ni doğumdan itibaren idrar kontrolünün hiç sağlayamamış, %20’si ise [...]

Devamını oku...

Gündüz İdrar Kaçırma

Çocuklarda idrar kontrolünün gelişmesinin beklenildiği yaştan sonra, sosyal olarak uygun olmayacak bir şekilde, kontrol edilemeyen, istemsiz damlalar halinde veya yoğun olarak idrar kaçırmaya inkontinans denilir. İdrar kaçırma mesanenin (idrar torbasının) işlev bozukluğu sonucu oluşmaktadır.   Üç grupta incelenir. 1- Fonksiyonel idrar kaçırma: Sinir kökenli olmayan idrar torbası fonksiyon bozuklukları 2- Sinir kökenli (nörojenik) idrar kaçırma 3- Yapısal (anatomik) nedenler Bu üç grup arasında en yaygın görüleni fonksiyonel idrar kaçırma grubudur. Bu grupta çeşitli işeme bozuklukları vardır.   Sıkışma sendromu: En sık görülen formdur. Dolma fazında istemsiz kasılmalarla karakterizedir. [...]

Devamını oku...

Doğumsal Böbrek Genişlemesi (Hidronefroz)

Doğum öncesi anne karnındaki bebeğe yapılan ultrosonografinin yaygın kullanımı bebeklerde bir çok doğuştan böbrek hastalığının erken saptanmasına neden olmaktadır. Ultrosonografiyle doğum öncesi saptanan tüm anomalilerin %20’si, böbrek anomalileridir. Bu anomliler büyüklük anomalileri, böbrek dokusunun (parankim) anomalileri , kist varlığı ve antenatal hidronefroz (doğum öncesi bebeğin böbreklerinin genişlemesi) şeklinde dört grupta toplanabilir.   Tanım Doğum öncesi (antenatal) bebeğe yapılan ultrosonografide bebeğin böbreklerinin içindeki idrarı toplayan toplayıcı keseler (=kaliksler) ve havuzcuktaki (pelvis) genişleme bulgusuna antenatal hidronefroz (doğumsal böbrek genişlemesi) denilir.   Sıklık Antenatal hidronefroz (ANH) oldukca sık [...]

Devamını oku...
Vezikoüreteral Reflü

Vezikoüreteral Reflü

Tanımı Vezikoüreteral reflü (VUR) idrarın, idrar torbasından (mesaneden) üst üriner sisteme (ureter ve böbreğe) geriye doğru fizyolojik olmayan kaçışıdır.   Nedeni Bunun nedeni üreterin (idrarı böbrekten idrar torbasına getiren kanal) idrar torbası kas tabakasını geçerken, idrar torbası kas ve mukozası (torbaiçi zarı) altında bir süre ilerler ve mukoza altında bir tünel oluşturur. Bu tünel idrar torbasından idrarın geri kaçışını engeller.   Sıklığı VUR’un toplumdaki sıklığı, birçok VUR’lu çocuğun bulgu göstermemesi nedeniyle tam olarak saptanmamıştır. Normal çocuklarda VUR sıklığının %0.4-1.8 oranında olduğu tahmin edilmektedir. Tekrarlayan idrar yolu [...]

Devamını oku...

Üriner Sistem Taşı

Üriner sistem taş hastalığı daha çok erişkin hastalığı gibi algılanmasına rağmen, bebeklik dönemi dahil tüm çocuklarda rastlanan ve görülme sıklığı giderek artan bir hastalıktır. Ultrasonografi kullanımının yaygınlaşması, taş konusunda farkındalığın artması, hareketsiz yaşam, beslenme alışkanlıklarının değişmesi ve uygunsuz D vitamini desteği bu hastalığın daha sık görülmesinin ana nedenleridir. Az gelişmiş ve özellikle sıcak iklim kuşağındaki ülkelerde taşlar daha sık görülür. Ülkemiz, Balkanlar’dan Hindistan’a uzanan endemik taş kuşağında yer almaktadır.   Taş oluşumu Üriner sistemde taşlar, basit anlatımla taş oluşumunu art¬tıran ve azaltan [...]

Devamını oku...

Hipertansiyon

Çocuklarda hipertansiyon, yenidoğan da dahil olmak üzere her yaşta görülebilir.   Çocukta hipertansiyonun belirtileri nelerdir? Çocuğunuzda; baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, burun kanaması, çarpıntı ve görme bozukluğu gibi belirtilerin yanında büyüme geriliği, okulda başarısızlık, nöbet (havale), halsizlik, huzursuzluk, kilo kaybı, terleme, bulantı, sık nefes alma, çabuk yorulma, bilinç değişikliği, ödem gibi belirtilerin varlığında da hipertansiyon akla gelmelidir.   Çocukta hipertansiyonun görülme nedenleri nelerdir? Çocuklarda erişkinlerden farklı olarak özellikle 6 yaşın altındaki çocuklarda hipertansiyonun en sık nedeni böbrek hastalıklardır. Esansiyel hipertansiyon 6 yaşın altındaki çocuklarda [...]

Devamını oku...

Proteinüri

İdrarla normalden fazla protein atılımı durumuna proteinüri denilir. Erişkinde günlük idrarda 150 mg’dan fazla, çocuklarda çocuğun metrakaresi başına, 1 saatlik idrarda 4 mg’dan fazla protein atılımı proteinüri olarak tanımlanır. İdrarda protein, idrarda protein ölçen cihazlarla (antijen-antikor reaksiyonuna dayanan nefolometrik yöntemle) ve idrar daldırma çubukları ile ölçülür.   Çocukluk çağında proteinüri üç grupta incelenir: 1- Geçici proteinüri 2- Ortostatik proteinüri 3- Devamlı (sabit) proteinüri   1- Geçici proteinüri Ateş, havale (konvülzyon), ağır egzersiz, dehidratasyon (susuz kalma) ve hipovolemi, aşırı soğuğa maruz kalmak, epinefrin alımı, karın ameliyatları, kalp yetmezliği, [...]

Devamını oku...
Randevu Al
Yol Tarifi